“TOKİ’Yİ HALK İSTEMEZSE YAPMAYIZ”

Ak Parti Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, Bodrum’un çöp depolama tesisi ve TOKİ projesi ile ilgili olarak son kez basının karşısına çıktı.

Haber: Selda Öztürk

www.bodrumageldik.com

Geçtiğimiz günlerde Bodrum’da basın toplantısı düzenleyen CHP’li vekillere cevap veren Öztürk, DSİ’nin Mumcular bölgesinde yapılacak katı atık depolama tesisi ile ilgili değerlendirme yazısını da ilk kez basınla paylaştı. TOKİ projesine karşı çıkan CHP Muğla Milletvekili Akın Üstündağ’a da sert mesajlar gönderen Öztürk, “Acaba milletvekili inşaat işine mi girdi” diye sordu. Meclis’te yoğun bir çalışma temposu içinde olduklarını söyleyen Ak Parti Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, kendileri Ankara’da yoğun gündemle çalışırken CHP Muğla Milletvekillerinin Bodrum’a gelip basın açıklaması yapmasının manidar olduğunu söyledi. CHP’lilerin Meclis çalışmalarını sekteye uğratmak için gayret sarfettiğini belirten Öztürk, “Üç gün boyunca biz Meclisi çalıştırmakla meşgulken, muhalefet milletvekilleri meclis çalışmasın diye sık sık yoklama istiyorlar, orada olmalarına rağmen meclis kapansın diye kendilerini yok saydırabiliyorlar. O yüzden burada basın toplantıları yaptılar burada, biz mecliste çalışırken” diye konuştu. Üç milletvekilinin Bodrum’a boşu boşuna gelmediğini söyleyen Nihat Öztürk, CHP’nin son yapılan anketlere göre hareket ettiğini ve paniğe kapıldığını ima etti. Öztürk, “Benim elimde anketler var. Ak Parti’nin oyları son üç dört ankettir sürekli artıyor. En son ankette büyükşehirde aramızdaki fark 4 puan. 38’e 42. Bu anketler onlarda da var. Meselenin esas özü bu. 2019’da milleti görmeyenlere, milet gibi düşünmeyenlere millet hesabını soracak. Çok basit. Tamamen hizmetten besleniyoruz. Tüm Muğla’nın hizmetkarıyız. Yeter ki vatandaş hizmetle buluşsun “dedi.

İLLE DE YAPACAKSINIZ, 7 BİN AĞACI KENDİNİZ KESİP YAPIN

Bodrum’daki çöplük sorunu ile ilgili olarak kamuoyunun CHP’liler tarafından yanıltıldığını savunan Ak Parti Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, “Biz Mumcular’a tesis yaptırmayalım demiyoruz. Bunun gerekçelerini ortaya koyuyoruz” diye konuştu. Çöplük alanı ile ilgili yeni belgeleri basınla paylaşan Öztürk, DSİ’nin söz konusu alana dair yayınladığı raporu ilk kez kamuoyuna açıkladı. Mumcular’da çöplük depolama alanı olarak belirlenen bölgenin DSİ raporuna göre bol kırıklı ve çatlaklı bir yapı olduğunu ve DSİ’nin “Bu alana çöp depolama tesisi yapılırsa yer altı sularının beslenebileceği görülmüştür” şeklindeki ifadesi olduğunu kaydeden Öztürk, “Bizim karşı geldiğimiz şeyi anlamakta zorlanıyorlar. Birincisi Bodrumlu çöp ile arıtma suyunun karıştığı bir suyu kullanmak ister mi?Yetkililerin izni var diyorlar. Evet var ama şunu da söylemişler. DSİ görüş bildirmiş. Diyor ki, 2015 tarihli yazısında ‘Saha jeolojik açıdan bol kırıklı ve çatlaklı bir yapıda olduğu, yeraltı sularının beslenebileceği’ ifadesine yer veriyor. Bu dikkate alındığında söz konusu depolama tesisi yapılırsa yeraltı sularının kirlenebileceği gözlemlenmiştir diyor. Bu yazıyı ben vermedim. DSİ vermiş. İşin özeti şu. Yeraltı sularınız kirlenir bu tesisi yaparsanız diyor.” ifadelerini kullandı. Bölgede kesilecek 7 bin ağaçla ilgili olarak da Büyükşehir Belediyesi’ni yine kamuoyunu yanıltmakla suçlayan Öztürk, “Orman adına kimin ne onay verdiğini bilmiyorum. 7 bin ağaç katliamına izin veren benim bürokratım da olsa ben karşıyım. 7 bin ağaç kesilirken, bir ikiyüzlülük daha yapıyorlar. Ağaçları Orman’a kestirmeye çalışıyorlar. Ihaleyi yaptık, yer teslimi yapıldı diyorlar. O ağaçları kesmeden nasıl yaptınız yer teslimini. Üzerinde7 bin ağaç var. Orman teslim yapamaz. Kim yaptıysa, Osman Gürün bey gitsin onu mahkemeye versin. Şu an orası devlet eliyle kesilsin istiyorlar. Madem çok meraklısın kesmeye, kes kendin yap. Kendi yaptıkları katliama bizi ortak etmeye çalışıyorlar. Önemli bir ayrıntı bu da.” dedi. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün’e de çağrıda bulunan Öztürk, “Osman Gürün başkan bize dese ki gel yardım et, biz nasıl Bodrum’a bilmem kaç kilometreden su getirdiysek, nasıl Muğla’ya 200 milyon liralık proje yaptıysak, Bodrum’un çöp sorununu da aslanlar gibi çözeriz. Büyükşehiri ben yönetmiyorum. Ben yönetsem, karşıma gelip bana bu kadar delilli şekilde birisi problemleri ortaya koysa, vekile derim ki sayın vekilim gelin bir çay içelim şu problemleri çözelim. Ben buranın belediye başkanıyım. Problem var, gelin çözelim derse biz hazırız. Ama ille yaparız diyorlarsa, önüne yatmaya şov yapmaya hiç niyetimiz yok. Ağaçları kes’ip yapsınlar. Kessin de bu millet CHP’nin ikiyüzlülüğünü bir görsün.” diye konuştu.  Nihat Öztürk, Ak Parti Bodrum İlçe Başkanı Çiğdem Demialp ile birlikte ilçe binasında düzenlediği basın toplantısında, “Derdim siyaset yapmak değil. Izinleri aldık diyorlar. Ormandan almışlar ama yanıltıcı bilgiler var. Izin verilmiş olabilir ama DSİ nin şu görüşünü yok sayarsanız, bu demektir ki Bodrumlu her an çöplerin sızma sularıyla karışmış içme suyu tüketme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bizim itirazımız bunadır.” ifadelerini kullandı. Gündoğan’daki çöplük alanında yapılan basın açıklamasını da eleştiren Öztürk, “Gelmişler Gündoğan’daki çöplük yangınında biz yapmak istiyoruz ak partilier engel oluyor diyorlar. Bu kadar yanlış yönlendirme olamaz. Ben 2002’den beri buradayım. Ben Bodrum’u yönetmedim. Bodrum Belediyesi’ni ben yönetmedim. Gündoğan çöplüğünü ben yaratmadım. Hala kullanan da ben değilim. Muğla’daki çöplükleri bu hale getiren ben miyim? Ben 7 aydır milletvekiliyim, beni mi buldunuz? Gündoğan’da yapılan tamamen bir çevre katliamıdır. Tescilli çevre katliamı yapıyorsunuz. CHP’lilere sesleniyorum. Boşuna Arvtinlere gitmeyin, burada çevre katliamının alası yaşanıyor. Gelin burada bize destek verin.” dedi. Öztürk, “Biz kimsenin önüne yatmayacağız. Öyle bir derdimiz yok. Buraya çöplük yapacağız diyorlarsa, buyursunlar yapsınlar. Ben söyleyeceğimi söyledim, kayıt altına aldım. Bundan sonrası Bodrum’daki çevreci dernekerinin, Bodrum’da yaşayanların problemidir. Herkes kendi kararını kendi verir.” diye konuştu.

TOKİ’Yİ HALK İSTEMEZSE YAPMAYIZ

Bodrum’daki basın toplantısında TOKİ projesine de değinen Nihat Öztürk, “Türkiyenin her tarafından TOKİ konut ürettiğinde vatandaş bayram ediyor. Muğla’da 2 bin konut var, 10 bin başvuru var. Belli bir kesim onlar rahatsızlar. Evlerini 500 bin liradan satmak isteyenler. Ama vatandaş takip ediyor. 2 bin 3 bin TOKİ’den bahsederken birileri tarafından istismar malzemesi yapılıyor. TOKİ’ye karşı olursunuz, ya çevreci içgüdünüz vardır, ya da şehircilik açısından karşı çıkarsınız. Bodrum’un evleri vardır. 10 katlı ev yaparsan herkes ayağa kalkar ben de kalkarım. Çevreci hassaiyetiniz varsa böyle bir durum yok Bodrum’da. Şimdi sen kendi seçim bölgen Milas’a TOKİ yaptırıyorsun. İtiraz duydunuz mu? Bodrumla derdin ne? Bodrum’da gariban yok mu? Diyor ki, sosyolojik yapıyı değiştirecekler diyor. Dışarıdan insan getirecekler diyor. TOKİ’nin hangi şartta ev verdiği belli. Ya 5 yıl ya 3 yıl oturma şartı geiriyor Bodrum’da. Böyle bir şey de yok. Muğla’da. Köyceğiz’de Milas’ta yap problem yok. Ama Bodrum’da yaptırmam, eylem yaparım. Biz alışığız sizin eylemlerinize. Genlerinde bir karşı olma var. Itirazımız yok. Ama Bodrum’daki TOKİ’ye karşı olmanın altyapısını anlamış değilim. Acaba milletvekili inşaat işine girdi de benim haberim mi yok? Bunlar yaptırmam dedikçe, vatandaş bunlara her seçimde hesabı sordu. TOKİ’yi ille de yaptıracağız demiyoruz. Şartlar var. Önce yer tespiti yaparsınız. Sonra halka sorarsınız. Belki istemeyecek halk. O zaman niye yapalım ki. İlle yapacağız demiyoruz. Vatandaşımız isterse yapacağız. Vatandaş istemezse yapmayız. Bu kadar basit” dedi.

Haber: Selda Öztürk