Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’de ormanların kesilmesini önlemek amacıyla yaklaşık birbuçuk aydır nöbet tutan köylüler ve çevrecilere Muğla İdare Mahkemeleri’nden gelen iki sevinçli haberin ardından bugün İkizköy’de basın açıklaması yapıldı.
Kaynak/Foto: Anterhaber
Açıklama öncesi alanda toplanan yaklaşık 150 köylü ve çevreci ellerinde Karar Çıktı Dur Artık Limak, Akbeleni Vermeyeceğiz, Kömürsüz Muğla İçin, Doğanın Maliyeti Sıfır Değildir, Ağaç Katili Limak ve Direnipduruz pankartları açtı.
SANTRALERLER 40 YILDIR HAYATIMIZI CEHENNEME ÇEVİRDİ
Köylülerin basın açıklamasına CHP İlçe Başkanı Halil Karahan, EMEP İl Başkanı Nuri Ali Koç, CHP ‘li Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, Muğla CHP Milletvekili Mürsel Alban, CHP’li İzmir Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, KARDOK Başkanı Hasan Yorulmaz, Muğla Baro Başkanı Cumhur Uzun ile Balıkesir, Çanakkale, İzmir, Muğla, Aydın ve Manisa’dan gelen çevre örgütleride destek verdi. İkizköyde yaşayan ve İkizköy Çevre Komitesi adına açıklama yapan Esra Işık “40 yıldır hayatımızı cehenneme çeviren Yeniköy ve Kemerköy termik santralleri ile kömür madeni ocaklarının sahibi, Limak – İçtaç ortaklığındaki YK Enerji, biz İkizköylülerin yaşam kaynağı olan Akbelen Ormanı’nı kömür ocağına dönüştürmeye ve çıkartılacak kömürün santrale taşınması için bir konveyör bant inşasına kalkıştı. Bir yandan da her iki termik santralde devam eden rehabilitasyon çalışmaları ile santrallerin ömrünü bir 25 yıl daha uzatmaya çalışıyorlar. Bu bölgeyi daha da yaşanmaz hale getirecek bu projeler Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED)’den muaf tutuldu. Köylülerimiz Mehmet Oğultürk, Halil İbrahim Demir ve Celal Çoban Muğla Valiliğine başvurarak ÇED süreci işletilmesini istediler. Valilik, santral ve madenlerin ÇED Yönetmeliği’nden önceki tarihte işletmeye alınmasından ötürü ÇED’den muaf olduklarını bildirdi. Bu muafiyetin iptali için Muğla 3. İdare Mahkemesi’nde dava açtık. Bu davanın görüldüğü sırada, Akbelen Ormanı için kesim kararı çıktığı bilgisine ulaştık. Birkaç aylık yoğun uğraşlar üzerine, kesime yol açacak olan Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 28.11.2020 tarihli yazısıyla maden açık işletme izni verildiğini öğrendik. Bu iznin iptali için de Muğla 1. İdare Mahkemesi’nde köyümüzün derneği KARDOK olarak dava açtık.Her iki dava dosyasından davaların başından bu yana yürütmeyi durdurma talebinde bulunduk. Yürütmeyi Durdurma kararı, mahkemece mahallinde yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi sonuna bırakılmıştı. Ancak bilirkişi seçimindeki yanlışlık ve eksiklikler nedeniyle bir türlü keşif yapılamadı. Yürütmeyi durdurma kararının verilmemesini fırsat bilen Orman İşletmesi 17 Temmuz’da 30 kadar kızılçam ağacımızı katletti. Biz İkizköylüler olarak ağaçlarımızın önünde durup kesimi durdurduk. Aynı gün, mahkeme sürecini beklemeyen Orman İşletmesinden ormanımızı koruyabilmek için yaşam savunucusu dostlarımızla birlikte Akbelen Ormanı girişinde çadırlı nöbete başladık” diye konuştu.
GERİ DÖNÜLEMEYECEK ZARARLAR VERDİLER
Esra Işık’ın konuşmaları sırasında alanda bulunanlar sık sık Akbelen’i Vermeyeceğiz, Direne Direne Kazanacağız sloganlar attı. Işık açıklamasının devamında ise “Tüm bunlar olurken ve Biz Akbelen Ormanı’nı kömür madenine karşı korumaya uğraşırken, yaklaşık on günden bu yana devam eden ve önlenemeyen orman yangınları, bölgenin orman varlığının önemli bir bölümünü yok etti. Sanki ormanlar yangınlarla yok olmamış gibi, halen yangınlar kontrol altına alınamamış olduğu halde, 8 Ağustos’ta YK Enerji Şirketinin adamları ağaç kesimine başladılar. Üstelik bu kesimi çevre illerden gönüllü olarak yangın söndürmeye gelmiş insanları kullanarak yaptılar. Işıkdere tarafından Akbelen Ormanı’na giren kesimciler, 105 ağacımızı kesmişlerken, İkizköylüler ile Akbelen Ormanını korumak için nöbet tutan köylü kentli çok sayıda yurttaş olarak müdahale ettik ve kesimi durdurduk. Son kesim girişimleri üzerine, Avukatlarımız Arif Ali Cangı ve İsmail Hakkı Atal giderimi olanaksız zararlar doğduğu, keşif ve bilirkişi incelemesi sonrasında yeniden değerlendirilmek üzere derhal yürütmeyi durdurma kararı verilmesi için Mahkemelere defalarca başvuru yaptılar. En sonunda dün akşam tebliğ edilen kararlarla her iki dosyadan da yürütmeyi durdurma kararı verildiğini öğrendik. Mahkemelerce
“…Dava konusu alanda müdahil şirket tarafından ağaç kesimi yapıldığı ileri sürülmektedir. Ağaç kesildiğine ilişkin görsel veriler dilekçelere eklenmiştir.
Bütün bu veriler göz önüne alındığında, yargılama süreci devam etmekte iken ortaya çıkması kuvvetle muhtemel telafisi güç zararın önlenmesi amacıyla 2577 sayılı Kanun’un 27 nci maddesi gereğince, mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılıp, bilirkişi raporuna karşı tarafların itirazlarının alınmasından sonra yeniden bir karar verilmek üzere, geçici bir tedbir olarak dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulması gerekmektedir…“ şeklinde karar verilmiştir” ifadelerini kullandı.
MAHKEME KARARLARINI HERKES UYGULAMALI
Esra Işık basın açıklamasının sonnuda ise “Başta Milas Kaymakamı ve Muğla Valisi olmak üzere tüm yetkililerin mahkeme kararlarının uygulanmasını sağlamalarını, Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerindeki rehabilitasyonu, kapasite arttırımı ile ve kömür madenlerindeki genişletme projelerine ilişkin tüm işlemlerin derhal durdurulmasını, Akbelen Ormanı’nı korumalarını ve müdahale edilen doğal ortamların eski haline getirilmesini bekliyoruz. Ayrıca yaşanan orman yangınlarından sonra, Tarım ve Orman Bakanlığı’na ve Orman Genel Müdürlüğü’ne, Akbelen Ormanı dahil olmak üzere orman ekosistemlerini daraltan ya da yok eden tüm tahsis izinlerini ve kesim programlarını iptal etmeye çağrısında bulunuyoruz. Kömürcü şirket, ormanımızı, tarım alanlarımızı, zeytinliklerimizi, köyümüzü, yani yaşam alanlarımızı terk edinceye dek mücadeleye devam ediyoruz. Akbelen Ormanını Terk Etmiyoruz” diyerek tamamladı.
Köylüler açıklama sonrasında yine slogan atarak ellerinde pankart ve dövizlerle Akbelen ormalarına doğru yürüyüşe geçti.