Mavi Yolculuk yapan Türk Bayraklı ticari yatların Türk Karasuları’nın dışına çıkışını yasaklayan Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Bakanlığı’na seslerini duyurmak ve kamuoyunu bilgilendirmek için biraraya gelen denizciler “bugünkü yapmak istediğimiz toplantıyı çok daha geniş ölçüde, çok daha etkili olacak tarzda yapmayı planlamıştık. Ama dün yetkililer tarafından yapılan bilgilendirmenin ışığında bir hafta 10 gün daha erteledik” dediler.
Kos ve Rodos Limanlarına sefer yapan Türk bayraklı ticari yatların Paris Memorandumu (Paris MoU) kapsamında yapılan denetimler sonucu tutuklanmasıyla birlikte, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı önlem için geçtiğimiz 25 Eylül tarihinde Türk Bayraklı ticari yatların yurtdışına sefer yapmasını yasaklamıştı. Ticari yatlara yurtdışına çıkış yasağı sürerken, bugün Bodrum Denizciler Derneği’nde bir bilgilendirme toplantısı yapıldı.
Toplantıya Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, BODTO Başkanı Mahmut Serdar Kocadon, Bodrum Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Erdoğan Başeymez, TÜRSAB Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Sevinç Gökbel, Bodrum Denizciler Derneği Başkanı Mustafa Demiröz, Deniz Ticaret Odası Bodrum Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Arif Yılmaz, meslek komitesi üyesi Tunç Kurtluoğlu ve Tüm Yat İşletmeleri Yatırımcıları Broker ve Acenteleri Birliği’nden Şeref Sevi konuşmacı olarak katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, “Kuğu kadar güzel, el emeği ile yapılmış, kültürümüz olan ahşap guletlerimiz maalesef liman çıkışı alamıyor. Bugün Akdeniz çanağına baktığımızda bu kadar güzel yatların hiçbir yerde olmadığını hep beraber görüyoruz. Bu kadar emek verip Türkiye ve Dünya’da ilk mavi yolculuğu başlatmış ve bugüne gelmiş sektörümüzü niçin şimdi kaybetme noktasındayız? Tabi bizi aşan sorunlar olabilir ama biz Bodrumlular inanıyoruz ki sorunları çözme ruhumuzun ne kadar çok olduğunu hepimiz biliyoruz. Buradan hükümetimize ve bakanlarımıza sesleniyorum; bu güzel guletlerimizin çıkışı için hep beraber mücadelemizi edelim. Yıllardır teknelerimizin arkasında dalgalandırdığımız ay yıldızlı bayrağımızı başka ülkelerin bayrağına teslim etmeyelim” dedi.
BODTO Başkanı Mahmut Serdar Kocadon ise yaptığı konuşmada “Bugün hepimiz denizcilik ve mavi yolculuk için toplandık. Mavi yolculuğun yüzde 95’i Muğla kıyılarında yapılır. Bunun da yüzde 70’ini Bodrumlular tarafından yapılır ve biz bundan büyük gurur duymaktayız” diye konuştu.
Deniz Ticaret Odası Bodrum Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Arif Yılmaz “bazı yetkililer diyorlar ki; ‘bütün hazırlıkları tamamladık, 15 güne kadar yasakları açacağız.’ İnşallah açarlar da biz de buradan kendilerine teşekkür ederiz. Ama bilinmesi gereken şu; yatçılık ve mavi yolculuk sırf tekne sahiplerinin değil, bu kentin gerçek ekonomisidir. Tersanesiyle, sanayisiyle, acentesiyle hepsi bir bütündür ve bizim can damarımızdır. Eylül ayından beri iç sulara hapsedildik. Çalışamıyoruz, rezervasyon alamıyoruz. Sabrediyoruz, bugüne kadar bir basın toplantısı yapıp bunu kimseyle paylaşmadık. Yurtdışı rezervasyonları noel döneminde başlar. Şu anda rezervasyonların yüzde 50’sine yakının kaybetmiş vaziyetteyiz. Çok ciddi prestij kaybediyoruz, biz bunu hak etmiyoruz” diye konuştu.
Bodrum Denizciler Derneği Başkanı Mustafa Demiröz de “Ülkemizin beyaz listeden gri listeye düşme tehlikesinin olduğu ifade edilerek bu yasağı milli mesele olarak sundular. Eylül ayından bugüne kadar ivedi şekilde bulunması gereken çözümlerin henüz bulunamadığını görüyoruz ve yatçılığımızı neredeyse bitirme noktasına getirecek olan bu uygulamanın hala sürmekte olduğunu görüyoruz. Dün yapılan bilgilendirme toplantısında çalışmaların sona doğru yaklaştığını, en geç önümüzdeki veya diğer haftanın başında yapılacak olan bir düzenleme ile çıkışlara izin verileceği söylendi. Millilik bayrağınızı bütün Dünya sularında dalgalandırmak mıdır, yoksa yasaklamak mıdır? Yasaklamak için bulunan gerekçeler bize göre doğru gerekçeler değil. Haklı olunan yerler vardır ama bu haklılıklar idarenin bugüne kadarki ihmallerinden kaynaklanan haklılıklardır. Şu anda yasaklamak belki Ankara’nın gözüyle kısa vadede çözümdü ama bizim yaşadıklarımız yatçılarımızı o kadar zor durumda bıraktı ki, yarın açıyoruz desek bile bütün imkanlarını kaybetme noktasında. Buna istinaden bugünkü yapmak istediğimiz toplantıyı çok daha geniş ölçüde, çok daha etkili olacak tarzda yapmayı planlamıştık. Ama dün yapılan bilgilendirmenin ışığında bir hafta 10 gün daha erteledik” diye konuştu.
TÜRSAB Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Sevinç Gökbel ise, sorunun sadece bu kadar bölgesel ve ekonomik olmadığının altını çizerek “ülkemiz zaten zor günlerden geçiyor, olumsuz bir takım bakış açıları da var üzerimizde. O nedenle de bu sorun mutlaka çözülmeli. Turizm barışın önünü açar, barışı geliştirir. Umudumuzu yitirmeyelim, önümüzdeki günlerde sorunun çözüleceğine inanıyoruz”” dedi.
Denizcilerin ortaklaştıkları basın açıklaması ise şöyle:
MAVİ YOLCULUK ÖLÜYOR
El yapımı güvenli ve konforlu yatlarımızla yaklaşık 50 yıllık bir çaba sonucu bir dünya markası haline getirdiğimiz Mavi Yolculuk maalesef ölüyor. Yıllardır Ege ve Akdeniz’in tüm sularında bayrak gezdirebilen yatçılarımız bugün maalesef kendi karasularımıza hapsedilmiştir.
Ticari yatlarımızın yurt dışına çıkış yapması 25 Eylül 2017 tarihinde yasaklandı. Geçen yıl Eylül ayından beri teknelerimiz Liman Başkanlıklarından çıkış izni alamıyor. Üstelik bu yasaklama için yazılı belge olmaması bizi tazminat ödemeye reklamasyonları karşılamaya mahkûm etmektedir.
Bu güne kadar bu konuyla ilgili kamu oyuna yapılan bilgilendirme gemilerimizin yurtdışında tutulmaları sebebiyle gri listeye düşme tehlikemiz olarak gösterilmiştir.
Ancak 2017 yılında tutulan 15 gemiden 4’ü bizim yatlarımızdır. Diğerleri büyük gemilerdir. Bu gemilerin kontrol mevzuattı çok belirgindir. Oysa bizim yatlarımızda gemi yat ayrımından ötürü belirsizlikler vardır. Gemilerin eksiklikleri yüzünden, bizim cezalandırılmamız söz konusudur.
Sorunun nihai çözümü yıllardır söylediğimiz gibi yat gemi ayrımının yapılmasıdır. Kısa vadede ise bu yasağın hemen bugün, yarın kaldırılmasını talep ediyoruz. Bakanlığımızın bu sorunu çözeceğine inanıyor ve güveniyoruz. Bodrum’a dün itibari ile atanan Liman Başkanımızca en kısa zaman da çözüm oluşturulacağı bilgisi denizcilere duyurulmuştur. Ancak bu çözümün kalıcı ve sağlıklı olması için sektör paydaşları ile birlikte üretilmesi gerek.
Ve artık bizim bekleyecek tahammülümüz kalmadı. Sektörümüzün başlıca pek çok sorunu var ama bu sorundan uzaklaşmamak için onlara girmiyoruz.
Bu yasak sadece Mavi Yolculuğa değil, tüm Ege’nin ve ülkemizin zarar görmesine yol açmaktadır.
Yat sahipleri, Yat İşletmeleri, Kumanyacılar, Transferciler, Sigortacılar, Bakım ve Onarımcılar, Tekneciler, Çekekçiler, Tersaneciler gibi pek çok sektör ve bu işletmelerin çalışanları zarar görmektedir. Mavi Yolculuk bölgemizin lokomotifidir. Bizim bölgemizde doğup büyüyen dünya çapında marka olan bir üründür. Biz bu ürünü ellerimizle yabancı ülkelere teslim ediyoruz. Teknelerimiz Türk Bayrağı ile dolaşsın derken yabancı bayrağa geçmeleri için teşvik ediyoruz.
Türk Bayraklı Yatlara konulan gayri resmi ve gayri hukuki yurtdışına çıkış yasağı ivedilikle kaldırılmalıdır.