Hukukçu Mehmet Çilsal – MUÇEP Hukuk Komisyonu Üyesi
Muğla Doğal Sit Alanları hakkında başlatılan ve Aralık 2015’de,olmadı 2016’da bitirileceği beyan edilen yeniden değerlendirme, tespit ve tescil sürecinin neresindeyiz?
Bu sürecin, Muğla özelindeki idari-hukuksal seyri ve tuhaflıkları nelerdir? Ekolojik temelli bilimsel(!) araştırmanın rapora; incelenen bu raporun karara; kararın tebliğ ve ilana dönüşme/dönüşememesinin sebepleri nelerdir?
Önce, niyet okumak anlamında 2011’deki bir beyanla başlayalım. Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü:
SİT alanlarının hangilerinin daha öncelikli olarak korunacağına karar vereceğiz, ama korunması gerekmeyen alanların çıkmasına da şaşırmamak gerekiyor.Çünkü daha önce doğal sit alanlarını belirleyen arkadaşlar bu işin uzmanları değillerdi. El yordamıyla, iyi niyetle belirlemişler ve bu alanlar bu şekilde ortaya çıkmış, korunmuş.
Meali: Demek ki geçmişte mevcut SİT alanları aslında el yordamıyla belirlenmiş! Öyleyse, yeni bir değerlendirme yapmak lazım!
Ve süreç başlar…
Sürecin ilk aşaması
2013’teki ön değerlendirme, güncel durum tespiti, rapor-karar-tescil aşamasıdır.
1- ÖN DEĞERLENDİRME İHALE İLANI
28.06.2013 tarihinde, ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI-MÜSTEŞARLIK-TABİAT VARLIKLARINI KORUMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ tarafından, yaklaşık maliyeti 548.000 TL olan, Muğla İli Doğal Sit Alanlarının Ön Değerlendirmesi Projesi Hizmet Alımı İhalesi ilan edilir. Bakanlık, Kamu İhale Kanunu’na uygun olarak işlemleri sürdürür; ilan, tebliğ vb…
2-ÖN DEĞERLENDİRME İHALE SONUCU VE HİZMET AKDİNİN İFASI
29.09.2013 tarihinde, AK-TEL MÜHENDİSLİK EĞİTİM TURİZM GIDA SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ, 142.000 TL teklifle bu ihaleyi alır; 3 ay içinde de işi bitirir ve raporunu 29.12.2013’de teslim eder.
Mevzuatın gereği olarak tüm yazışmalar, ödemeler, kontroller vb. bakanlık tarafından yapılır ve duyurulur. Yani, her adım idari ve resmi bir işlem niteliğindedir.
Şirket, hazırlamış olduğu ön değerlendirme raporunu sözleşmeyi yaptığı kuruma teslim eder. Bu doğal SİT alanlarının güncel durum tespit raporu, ÇŞB-Muğla İl Müdürlüğü bünyesindeki Bölge Komisyonu (5-7 kişiden oluşan) tarafından incelenip değerlendirilir; doğal SİT özelliği taşımayan alanların statüsünün iptalini hem bir tescil kararı olarak hem de bir görüş şeklinde üst makama bildirilir.
Mevzuat
2011 Tarihli TVK Komisyonların Çalışma Usul Yönetmeliği
MADDE 11 – (1) Bölge Komisyonları, taşınmaz tabiat varlıkları ve doğal sit alanlarında, Kanun ve ilgili mevzuat ile Merkez Komisyonunun ilke kararları doğrultusunda aşağıdaki görevleri yürütür. a) Bakanlıkça tespit edilmesi öngörülen tabiat varlıkları veya doğal sit alanlarının esas değerlendirmesini yaparak görüş vermek. d) Korunması gerekli taşınmaz tabiat varlıklarının koruma alanlarının tespitini yapmak. e) Korunması gerekli taşınmaz tabiat varlıkları ve bunların koruma alanlarına ilişkin uygulamaya dönük karar almak.
2013 tarihli, 2012 Tespit-tescil yönetmeliğinde değişiklik yapan yönetmelik:
MADDE 2 – 2012 yönetmeliğinin 5’nci maddesine eklenen maddeler:
c) Korunan alanların güncel durumu; alanın biyolojik çeşitliliği, hidrolojisi ve hidrojeolojisi başta olmak üzere her açıdan durumu hazırlanacak ön değerlendirme raporu sonucuna göre veya gerekli görülmesi durumunda ise en az ardışık dört mevsimi kapsayan ekolojik temelli bilimsel araştırma yapılarak belirlenir.
ç) Doğal sit ilanı ile ilgili talepler veya Genel Müdürlükçe incelenmesi uygun görülen alanlar hakkında hazırlanacak ön değerlendirme raporu sonucuna göre doğal sit özelliği taşımayan talepler değerlendirmeye alınmaz, alanın doğal sit özelliği taşıdığının belirlenmesi durumunda ise ardışık en az dört mevsimi kapsayan ekolojik temelli bilimsel araştırma yapılarak koruma statüsü belirlenir.
Mevcut doğal sit alanlarının değerlendirilmesi
GEÇİCİ MADDE 3 – (1) 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin geçici 6 ncı maddesi gereğince Kültür ve Turizm Bakanlığından Bakanlığa devredilen mevcut doğal sit alanlarının güncel durumuön değerlendirme raporuna göre belirlenir.Doğal sit özelliği taşımayan alanların statüsünün iptali; doğal sit özelliği taşıdığı belirlenen alanların ise ardışık en az dört mevsimi kapsayacak ekolojik temelli bilimsel araştırma sonucuna göre koruma statüsünün devamı, yeni statüsü veya iptali önerilir.
2012 Tarihli Tespit Tescil Usul Yönetmeliği
MADDE 17 – (1) Doğal sit alanları ve tabiat varlıklarının tescil ve ilanı aşağıda yer alan usul ve esaslara göre yapılır.
a)Tespit yapılan ve değerlendirilmek üzere Bölge Komisyonuna sunulan Tespit Raporu Bölge Komisyonunda değerlendirilir. Değerlendirme sonucu tescil kararı alınmış ise üç suret olarak sunulan karar örneği bir sureti İl Müdürlüğünde kalmak üzere diğer suretleri Genel Müdürlüğe gönderilir.
b) Genel Müdürlük tarafından incelenen Bölge Komisyonu Kararında eksiklik veya hata görülmesi halinde yeniden değerlendirilmek üzere İl Müdürlüğüne gönderilir. İl Müdürlüğü tarafından tekrar Bölge Komisyonuna sunulur.
İşte, sürecin bu aşamasında yukarıda belirtilen ilgili mevzuata dayanarak Muğla’da SİT özelliği taşımadığına karar verilen 12 562 hektarlık SİT alanının statüsü iptal edilir(taslak denen harita, rapor ve metinlerden biliyoruz)
Peki, bu iptal işlemi tam olarak ne zaman yapılmıştır?
Bilmiyoruz…
YORUM: Neden bilmiyoruz? Oysa, yukarıdaki mevzuat gayet sarih; ön değerlendirme sürecinde resmi nitelikte bir sürü iş ve işlem yapılmış zaten. Bu işlemlerden biri de SİT özelliği taşımayan alanların statüsünü iptal eden işlem. Peki, bu işlem bakanlık internet sayfasında veya basın yoluyla niye kamuoyuna duyurulmamıştır? Önceki işlemler duyurulmuştur da bu işlem niye duyurulmamıştır?
Kimse duymasın mı istenmiştir yoksa?
Yurttaşlar, belediyeler, STÖ’ler kendilerini ilgilendiren idari bir tasarrufu nereden nasıl duyacak da anayasal olan itiraz hakkını kullanacak peki? Üstelik bu itiraz ve dava açma haklarının kullanılma ihtimali yönetmeliklerde öngörüldüğü halde!
Ön değerlendirme güncelleme, araştırma vs. ilk teknik işler bittikten sonra TVK Genel Müdürü geçmişi de değerlendirerek şöyle bir demeç verir: (21 Ocak 2015 – Basın)
“Ürettiğimiz projeyle bin 273 olduğu belirtilen doğal sit alanının 2 bin 134 tane olduğunu tespit ettik. Bu doğal sitlerin aynı zamanda 49 bin 110 tarafı var. 49 bin 110 dosyanın muhataplarını göz önünde bulundurduğunuz zaman nüfusun önemli bir kısmının doğal sitlerle, tabiat varlıklarıyla ilgili problemleri var… Bu incelemeler büyük ihtimalle yıl sonunda(2015) tamamlanacak. Önümüze gelen bu raporlar, bir yerin doğal sitten çıkması gerektiğini söylüyorsa, biz o alanları çıkartacağız. Eğer kesin korunması gerekiyorsa da o bölgede yaşayan vatandaşlarımızın mağduriyetlerini giderici tedbirler alacağız. Muğla’daki alanlarla ilgili değerlendirme, yıl sonunun ilk çeyreğinde(Aralık 2015!) netleşmiş olacak. Bu kesin karar olacak ve tartışılırlığı bulunmayacak… Muğla kırsalında yaşayan birçok vatandaşın, 1970’li yıllarda yeterli inceleme yapılmadan belirlenen sit alanları nedeniyle mağdur olmuştur.. Ula’ya bağlı Gökçe köyünde bir vatandaşın, evinin bitişiğindeki ahırı eve dönüştürüp oğlunu evlendirdiği, Marmaris’e bağlı Bayır köyünde de birçok gencin sit yasağı nedeniyle evlenemediği gerçeği var önümüzde. 2013 yılında başlayan bu çalışmaları duyan bölge halkı, 2016’da kesin karara bağlanacak sit alanlarının yeniden belirlenmesini umutla bekliyor.”
Muğla Valisi de bu demeci destekler; “yasakla koruma olmaz, bölge halkına yaşama hakkı vermemiz gerekir”
Meali: Yoksul köylüler-halk mağdur; öyleyse, onları kurtarmak lazım!
Sayın Genel Müdür, başka bir gerçeğe işaret eder aslında; “Ürettiğimiz projeyle 1.273 olduğu belirtilen doğal sit alanının, aslında 2.134 tane olduğunu tespit ettik.”
Meali: Meğerse tüm ülke genelinde -tabii ki Muğla’da da- SİT’ler belirlenirken abartarak belirlenmiş; öyleyse, bunları makul seviyeye indirmek lazım!
Görüldüğü gibi aradan tam 13 ay geçtikten sonra genel müdür yukarıdaki açıklamayı yapmış! Kime? Basına…Yani, yurttaş, belediye ve STÖ’ler hala bir şey bilmiyor! Yapılan ön değerlendirme sonrası Muğla’da SİT özelliği taşımadığı tespit edilen 12.562 hektarlık alanın SİT statüsü kaldırıldığına göre, tescil işlemleri de bitirilmiştir herhalde?
Yine mevzuata dönelim…
2011 tarihli TVK Komisyonların Çalışma Usul Yönetmeliği:
MADDE 12/(3) Bölge komisyonları, üye tam sayısının dörtte üçü ile toplanır, toplantıya katılan üyelerin salt çoğunluğu ile karar verir. Kararlar; Kanun, ilgili mevzuat ve ilke kararlarındaki dayanakları ile bilimsel gerekçeleri belirtilerek yazılır.
Toplantılara davet edilmeyen, kararları görmeyen yurttaş, STÖ ve belediyeler, kararların bilimsel gerekçeyle yazılıp yazılmadığını da bilemiyor tabii.
MADDE 17/(4) Bölge komisyonuna yapılan başvurular üzerine; konunun kapsamına göre gerektiğinde mahallinde inceleme yapılır. Müdürlükçe yapılan bu inceleme sonucu hazırlanan rapor ve diğer belgeler değerlendirilmek üzere bölge komisyonuna sunulur.
Bilinmeyen, görülmeyen işlemler için herhangi bir başvurusu da yapılmıyor bu arada..
MADDE 7/ (1) Merkez Komisyonunun görev ve yetkileri şunlardır: ç) Bölge komisyonlarınca; sit alanı tescili, derecelendirilmesi, sit alanı geçiş dönemi koruma esasları, kullanma şartları ve revizyonlarına ilişkin alınan kararlara karşı, diğer kurum ve kuruluşlar ile vatandaşlarca yapılan itirazları değerlendirerek karar almak. (Değişik:RG-23/8/2013-28744)
Yönetmelik, bariz şekilde vatandaşın kararlara itirazını öngörüyor; varsa yapılmış bazı itirazlar; yetkili idari birim Merkez Komisyonu diyor!
Öyleyse, tüm bunlardan yola çıkarak, ÇŞB’lığı, Doğal SİT alanlarının güncel tespiti maksadıyla yapılan ön değerlendirme rapor, sonuç ve kararlarını gizli tutarak kişi ve kurumlara itiraz hakkı tanımamış ve ilgili yönetmeliklere uymamıştır diyebiliriz.
Sürecin ikinci aşaması
13.08.2014’de başlayan bildiğimiz o bilimsel(!) araştırma projesinin ihale, araştırma, tespit-rapor ve karar-tescil aşamasıdır.
Mevzuat
2012 tarihli Tespit Tescil Usul Yönetmeliği
MADDE 16 – (1) Mevcut ve potansiyel tabiat varlığı ve doğal sit alanı araştırma çalışmalarını gerçekleştirmek üzere Bakanlıkça araştırma ekibi oluşturulur. Araştırma ekibinde asgari aşağıda yer alan özellikte kişilerin yer alması sağlanır.
- a) Bilimsel araştırma çalışması alanın özelliklerine göre, Genel Müdürlük tarafından belirlenen konular için oluşturulacak en az 5 kişilik orman mühendisi, ziraat mühendisi, biyolog, şehir plancısı, su ürünleri mühendisi, jeoloji mühendisi peyzaj mimarı, çevre mühendisi, harita kadastro mühendisi ve ilgili meslek gruplarından oluşacak bir araştırma ekibi tarafından yapılır.
- b) Araştırma ekibi araştırmanın konusuna ve özelliğine göre ilgili meslek alanlarında en az 5 yıllık deneyime sahip kişilerden seçilir.
- c) Araştırma ekibi çalışmasını bu Yönetmelik kapsamında belirlenen ilke ve esaslar doğrultusunda yürütür.
ç) Araştırma ekibi tespit raporunu Genel Müdürlük ve ilgili İl Müdürlüğüne teslim eder.
Bakanlık, yukarıda belirtildiği üzere bu işleri kendi bünyesinde yapmamış; ihaleler yoluyla özel şirketlere yaptırmayı tercih etmiştir.
MADDE 16– (2) İl Müdürlüğü araştırma raporu kapsamında tespit raporu hazırlayarak Bölge Komisyonuna sunar.
MADDE 15 – (3) Tabiat Varlıklarını Koruma Şube Müdürlüğü araştırma raporu kapsamında tespit raporu, tespit fişi hazırlar.
(4) Tespit raporu, tespit fişi ile birlikte 3 nüsha olarak hazırlanarak ilgili Tabiat Varlıklarını Koruma Şube Müdürlüğü tarafından Bölge Komisyonuna sunulur.
2012 tarihli Tespit Tescil Usul Yönetmeliği
MADDE 17 – (1) Doğal sit alanları ve tabiat varlıklarının tescil ve ilanı aşağıda yer alan usul ve esaslara göre yapılır.
-
a) Tespit yapılan ve değerlendirilmek üzere Bölge Komisyonuna sunulan Tespit Raporu Bölge Komisyonunda değerlendirilir. Değerlendirme sonucu tescil kararı alınmış ise üç suret olarak sunulan karar örneği bir sureti İl Müdürlüğünde kalmak üzere diğer suretleri Genel Müdürlüğe gönderilir.
-
b) Genel Müdürlük tarafından incelenen Bölge Komisyonu Kararında eksiklik veya hata görülmesi halinde yeniden değerlendirilmek üzere İl Müdürlüğüne gönderilir. İl Müdürlüğü tarafından tekrar Bölge Komisyonuna sunulur.
Görüldüğü gibi, emlakçı-inşaatçı firmalara verilmiş olsa da 4 mevsim ekolojik temelli bilimsel araştırma sürecinin rapor sonrası işlemleri; İl Müdürlüğü, Bölge ve Merkez Komisyonu tarafından yürütülmektedir; araştırma raporu, tespit raporu, tespit fişi, duyurular, itirazlar vb…
Süreç devam ederken, 10.06.2015’de şok bir gelişme olur; DANIŞTAY İPTAL KARARI !
2013 tarihli, 2012 Tespit-tescil yönetmelikde değişiklik yapan yönetmelik aleyhine TMMOB tarafından açılmış olan davada Danıştay; 10.06.2015 tarihinde, bilimsel araştırma yapılmadan güncel durum tespitine(ön değerlendirme) dayanarak SİT iptalleri yapma yetkisi veren yönetmeliğin 4 ncü maddesi ile ekolojik temelli bilimsel araştırmanın sadece Kültür Bakanlığı tarafından devredilen SİT alanları ile sınırlı kalmasında kamu yararı bulunmadığı gerekçesiyle ilgili maddeyi iptal eder.
Böylece mevzuat arap saçına döner!
Yüksek mahkeme kararları, işlemin düzeltilmesi veya iptali için ilgili kamu kurumuna gönderilir; dolayısıyla bu karar, ÇŞB’na muhakkak gönderilmiştir. Türkiye genelinde milyonlar verilerek yaptırılan ön değerlendirme raporları ve buna dayanan SİT iptallerinin normalde çöpe gitmesi gerekir. Bu da yetmez; doğal SİT statülerinin kaldırılması geçersiz hale geldikten sonra bu alanlar için 4 mevsim ekolojik temelli bilimsel araştırmalar yapılması şart olur.(Süreç, her il ya da bölgede farklı tarihlerde başlamış ve halen sürmektedir)
Süreç şeffaf işlemediği için tüm bunlar gerçekte olmuş mudur; bilmiyoruz…(2017’de MUÇEP’in Bimer’e başvurusuna gelen cevap; “süreç devam emekte, bilgi veremeyiz” şeklindeydi.)
Peki, Danıştay kararı dikkate alınmış mıdır?
Ön değerlendirme, tespit, SİT statü iptal kararları ve bu konudaki Danıştay kararı şöyle dursun; 13.08.2014’de başlatılan ve 20.09.2015’de 10 ay gecikmeli de olsa bitirilmiş olan Muğla Ekolojik Bilimsel Araştırma Hizmet İşi, yani rapor, bilimle iştigal eden(!)şu ENİSA-CRK firması tarafından Danıştay kararından 2-3 ay sonrasında il müdürlüğüne teslim edilmiştir. (ÇŞB’lığı 2016 yıllık faaliyet raporu)
SİT statüsü kaldırılmış 12.562 hektarlı alanın 4 mevsim ekolojik temelli bilimsel araştırması 2-3 ayda bitirilemeyeceğine göre; demek ki Danıştay kararına uyulmamıştır.
Yönetmelik mevzuatı açısından durum ne?
Yukarıda belirtilenlere ilaveten, usul hakkındaki yönetmelik, 4 mevsim ekolojik temelli bilimsel araştırmalar için de muhtemel itiraz hakkından söz ediyor:
2011 tarihli TVK Komisyonların Çalışma Usul Yönetmeliği:
MADDE 18 – (1) Planlama yetkisi bulunan kamu kurum ve kuruluşları ile valilik ve belediyeler, komisyonlarca alınan tabiat varlıklarının koruma alanları, sit alanı, derecelendirilmesi, sit geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları, koruma amaçlı imar planları ve revizyonlarına ilişkin kararlara karşıaltmış gün içerisinde Merkez Komisyonuna itiraz edebilir.
Muğla’da komisyon kararlarını gören herhangi bir belediye var mıdır; varsa, Merkez Komisyonu’na itiraz etmiş midir?
Yaptığımız görüşmelerden de bildiğimiz kadarıyla, yok!
Öyleyse, ÇŞB’lığı 4 mevsim ekolojik temelli bilimsel araştırma projesi rapor, sonuç ve kararlarını da gizli tutarak kişi ve kurumlara itiraz hakkı tanımamış ve ilgili yönetmeliklere uymamıştır diyebiliriz!
Mevzuat üzerinden devam edelim…
2012 tarihli Tespit Tescil Usul Yönetmeliği
- c) Genel Müdürlük Bakan onayı alınmak üzere kararı Bakanlık Makamına gönderir.
ç) Eğer kararda yapı yasağı var ise; Bakanın teklifi ile Bakanlar Kuruluna sunulur.
- d) Bakan onayı veya Bakanlar Kurulu kararı alınması ile tescil işlemi tamamlanmış olur.
- e) Kararın ve onayın ve bir örneği Genel Müdürlükte kalmak üzere diğer asılları ilgili İl Müdürlüğünde muhafazası için gönderilir.
- f) Kararın dağıtımı ilgili İl Müdürlüğü tarafından yapılır.
- g) Tescil edilen doğal sit alanı veya tabiat varlığı il merkez ilçesinde bulunuyorsa valilikçe, diğer ilçe sınırları içinde kalıyorsa kaymakamlıkça, tescil kararının valiliğe veya kaymakamlığa tebliğ tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde onbeş gün süreyle asılı kalmak üzere ilan tahtalarına asmak, belediye hoparlörüyle duyurmak ve köy muhtarlığına bildirmek suretiyle ilan edilerek ilana ait tutanak Bakanlığın o ildeki temsilcisine teslim edilir.
ğ) Tescil edilen doğal sit alanı veya tabiat varlığı il merkez ilçesinde bulunuyorsa valinin, diğer ilçe sınırları içinde kalıyorsa kaymakamın yazısı üzerine, tapu kütüğünün beyanlar hanesine doğal sit veya tabiat varlığı olduğuna dair kayıt konur.
Sonuç ve Değerlendirme
- Geriye doğru neler yapıldığına dair Bimer’e başvurduğumuz halde süreç hakkında bilgi alamadık.
- Sadece yurttaşlar değil; milletvekilleri de uğraştı. Soru önergesi verdi ama onlar da bir sonuç alamadı.
- Bürokratlar, AK Parti vekilleri ise gerek basından, gerek yüzyüze görüşmelerde “Bu basit bir güncelleme” “Yok öyle birşey! Süreç daha bitmedi. İnceliyoruz” “ortada karar yok; bu bir taslak çalışma” gibi yanıtlar verdi.
- Kim ne zaman bir karar verecek; bu karar ne zaman ilan edilecek belli değil? Doğal SİT alanları hakkında idari süreçlere ilişkin süreleri belirtmiş olan bir hukuksal düzenleme yok.
- SİT alanları hakkında verilecek olan kararın son hali ile, taslakta incelemeye tabi tutulan değişiklikler birbiriyle örtüşecek mi; beteri mi ilan edilecek; herşey rafa mı kalkacak belli değil.
- Süreç şeffaf ilerlemiş olsaydı; ta ön değerlendirme aşamasında itirazlar dikkate alınır ve hukuk işin içine girer, işlem öyle devam eder ya da etmezdi.
- ÇŞB’lığı yapılan iş ve işlemlerin ardından yönetmelik çıkarmaya,genelge yayınlamaya devam ediyor. Fiili durumlar mevzuata uygun hale getirilmeye çalışılıyor yani.
En son yayınlanan TVK komisyon Çalışmaları Genelgesi (28.02.2017) bunun tipik bir örneğidir. Bölge Komisyonu’na uyması gereken bazı hususlar getirilmiştir çünkü. 5. Madde şöyle diyor:
TVK komisyonu’nun bulunduğu bölgedeki il müdürlüğü, başvurulara ilişkin belge ve bilgileri inceler, eksik belgeleri tamamlar, gerekli değerlendirmeleri, icabında arazi incelemelerini yapar, kanaat ve önerilerinin de yer aldığı inceleme raporunu düzenleyerek gündeme alır….
Meali: İlgili idari birimler, 2013’te fiilen başlatılan ve günümüzde halen devam etmekte olan Doğal SİT alanlarının yeniden tespit, değerlendirme, güncelleme ve 4 mevsim ekolojik temelli bilimsel araştırmalar sürecinde işlerini doğru dürüst yapmamış olacak ki, yukarda belirten kurallara uyulması için genelge yazılmasına gerek duyulmuştur!
15.nci madde de benzer şekilde şöyle diyor:
“TVK Bölge Komiyon kararları yazılırken, kararın ilgi bölümünde karara esas olacak yazışmalar belirtilir; değerlendirmeye esas olan talep açıkça yazılır; kararlarda taşınmazın sit derecesi, koruma statüsü ve mülkiyet durumu izah edilir. Konu ile ilgili varsa önceki ilke kararları, mülga kurul kararları, TVK Bölge Komisyon Kararları ve yargı kararları belirtilir. Yürürlükteki mevzuata atıfta bulunarak, dayanakları ve bilimsel gerekçeleri ile birlikte açık ve anlaşılır biçimde yazılır.”
Meali: Demek ki işinin ehli memurların varlığı devletimiz için çok kıymetliymiş! Demek ki itaat değil; liyakat önemliymiş.TVK Genel Müdürü, “…önceki sit kararları el yordamıyla belirlenmiş…” demişti ya hani;
2017’deyiz ve şimdiki SİT kararlarının ne yordamıyla belirlendiğini sormak lazım…