Bodrum Türkbükü Hebil Koyu’nda sahile kaçak ve ruhsatsız olarak örülen duvar, Bodrum Belediyesi ekiplerinin mühürlemesinin ardından, bir grup “Bodrum Sevdalısı” tarafından da, sağanak yağmura rağmen protesto edildi. ” Halkın denize ulaşımını engelleyerek ve kıyının doğal yapısını bozarak anayasal suç işlemektedirler” diyen grup, durumu bir kez daha fotoğrafladılar.
İddiaya göre eski başbakanlardan Mesut Yılmaz’ın kardeşi Turgut Yılmaz’ın çalışanları tarafından, Bodrum’un Hebil koyu kumsalına kaçak ve ruhsatsız bir şekilde taş duvar örülmeye başladı. Hebil Koyu’nda Turgut Yılmaz’a ait içinde 10 ayrı evin bulunduğu arazi ile hemen yanındaki Hekimköy Sahil Sitesi arasındaki kamuya ait parsele örülen duvar çevre sakinlerinin tepkilere neden oldu.
Duvar örmenin “ruhsata tabi” olmasına rağmen, kamusal alana ruhsatsız ve kaçak olarak inşa edildiğini dile getiren mahalle sakinleri, duvarın özellikle gece saatlerinde örüldüğünü dile getirdi. 720 evin bulunduğu Hekimköy sitesi sakinleri, Bodrum Belediyesi ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Muğla İl Müdürlüğü’ne şikayet dilekçeleri yazdı. Şikayetler üzerine Bodrum Belediyesi duvarı mühürledi.
KIYI KANUNUNU ÇİĞNİYORLAR
Kendileri konuştuğumuz protestocular “sadece bu duvar değil ki, bütün koy işgal altında ve halkın kullanımına kapalı. işgali yapanlar da siteler. Şaşkınlık içinde kaldık.” diyerek devam ettiler. “Kıyı kanununun 6. Maddesi; Kıyı, herkesin eşitlik ve serbestlikle yararlanmasına açık olup, buralarda hiçbir yapı yapılamaz; duvar, çit, parmaklık, tel örgü, hendek, kazık ve benzeri engeller oluşturulamaz. Kıyılarda, kıyıyı değiştirecek boyutta kazı yapılamaz; kum, çakıl vesaire alınamaz veya çekilemez. Bizler Bodrum’un doğası ve kültürel varlıklarıyla yarınlarda yaşamaya devam etmesi için mücadele etmeye ant içmiş Bodrum sevdalılarıyız. Bugün de gelecekte de tüm canlıların müşterek yaşam alanlarına yapılan müdahalelerin karşısında olacağız. Hiç kimse kanunlarla da hüküm altına alınmış kurallara aykırı hareket edemez. Resmi görevli veya yakını (devlet büyüğü), site, otel sahibi/yöneticisi olması onları kanunlar önünde ayrıcalıklı kılmaz. Bizler vatandaşlık görevimizi kullanarak ortak müştereğimiz olan kıyıya yapılan bu müdahaleyi kaldırmaya geldik. Gördük ki burada bulunan tüm siteler kıyıya müdahale etmiş. Halkın denize ulaşımını engelleyerek ve kıyının doğal yapısını bozarak anayasal suç işlemektedirler. Yetkililerin biran önce bu işgalleri kaldırarak, halkın denize ulaşımı önündeki engelleri kaldırmasını talep ediyor ve takipçisi olacağımızı bir kez daha söylüyoruz” ifadelerini kullandı.